top of page

Çiçek Davası

Ayşe Mine Babur

Yazar: Ayşe Mine Babur (10 Yaşında)

Editör: Zehra Şaylı (10 yaşında)

Çizer: Elif Kılınç (12 yaşında)

Şeker gibi bir bahar günüydü. O gün Çiçek kasabasında yeni bir dava açıldığında nöbet tutma sırası bana gelmişti. Davanın tarafları Huysuz Çiçek amca ve Küçük Çiçek Pıpır’dı. Davanın hakimleri Kral Ciddi Çiçek Bey ve Kraliçe Gülmekten Patlayan Çiçek Hanım’dı. Davayı açan kendini çok iyi savunabilen Huysuz amcaydı. Davanın konusu Küçük Pırpır’ın yanlışlıkla Huysuz amcanın evinin bahçesine girmesiydi. Oysa ki Küçük Pırpır kendi evini Huysuz amcanın eviyle karıştırdığı için oraya girmişti. Size Küçük Pırpır’dan da biraz bahsedeyim. Pırpır, kendini savunmayı bilmeyen, küçük, utangaç bir çocuktu. Ayrıca unutkandı. Bu yüzden Huysuz amcanın evini kendi eviyle karıştırdı. Balkonda güvenlik olarak çalışırken bir yandan da davayı dinliyordum.


- Evet, sizi dinliyorum Huysuz Bey. Şikayetiniz tam olarak nedir?

- Bu çocuk benim evimin bahçesine izinsiz bir şekilde girdi. Yabancıların girmesini engellemek için taktığım alarmlar çalmaya başlayınca Küçük Pırpır bir o yana bir bu yana koşmaya başladı ve bütün bahçem mahvoldu.

- Haaaahhaaaaaahhhhh Pırpır neden böyle bir şey yaptın? Haaaahhaaaaaahhhhh söyle bakalım?

- Aa… Ama ama ben bennn bilerek ya yaa yapmadım ki! Kendi evimle karıştırarak oraya girdim eee… Efendim. Alarm sesleriyle korktum ve yanlışlıkla bahçeye zarar verdim. Ben suçsuzum!

- Senin yüzünden bahçem dağıldı, üç hafta boyunca o bahçeyi toplamakla uğraştım. Burda olmamızın sebebi sensin ve bu hatandan dolayı kocaman bir cezayı hak ediyorsun.


- Kendi aranızda konuşmayı kesin!

Huysuz Çiçek Amca ve Küçük Pırpır Kral Ciddi Bey’in korkunç ve kızgın sesiyle irkildi. Bu sırada sessizliği Kraliçe’nin kahkahası bozdu.

- Amaaaannn hahhhahhhhh bir sebebi yok ama gülesim geldi. Siz devam edin bana bakmayın.

Kraliçe Gülmekten Patlayan Çiçek Hanım’ın yersiz, gereksiz ve saçma kahkahasından sonra Kral söze girdi ve her iki tarafı da dinlediklerini, beş dakika içinde kararlarını açıklayacaklarını söyledi. Beklerken Pırpır o kadar heyecanlıydı ki yerinde duramıyordu. Zaten Pırpır hep böyleydi. Huysuz Çiçek Amca ise kararın kendi lehine olacağından yüzde yüz emindi. Beş dakika sonra Kral ve Kraliçe içeri girdiğinde hemen kararı açıklamaya başladılar:

- Eveet, kararı verdik. Huysuz Bey bahçen zarar gördüğü için haklısın ama Pırpır bunu yanlışlıkla yaptığı ve çocuk olduğu için ona ceza vermeyeceğiz. Ancak sen bir çocuğu küçük olduğunu dikkate almadan bu kadar suçladığın, onun üzerine bu kadar gittiğin ve onu bu kadar ürküttüğün için Pırpır’a bir özür borçlusun. Ve sana verilecek cezayı Pırpır seçecek.

Yukarıdan izlerken Huysuz amcanın yüzünün domates gibi kıpkırmızı olduğunu gördüm. Pırpır ceza olarak bahçedeki alarmların kaldırılmasını ve Huysuz amcanın çocuklara kızmamasını istedi. Kraliçe Gülmekten Patlayan Çiçek Hanım ise Huysuz amcaya hayatının sonuna kadar gülme cezası verdi. Bu, gerçekten iyi bir cezaydı…



©2022, Dergi Mudita, her hakkı saklıdır.

bottom of page