Yazar: Melike Küçükbağrıaçık (11 yaşında)
Günün birinde geldi bir ilham.
Dedim ki nenemde mi kalsam?
Kuzenim Feyza’sız olmaz, Feyza’yı da çağırmalıyım
Annesine çok ısrar ettim, “Yenge ne olur nenemlerde kalalım!” dedim.
Yalandan biraz gözlerimizi doldurduk.
Sonunda kabul etti, biz de çaldık düdük.
Yola çıktık, çok heyecanlandık.
Nenemizin yanaklarımızı sıkıştırmasına alışkındık
Yanağımızın sıkıştırılmasına hazır şekilde kapıyı çaldık.
“Minik kuzularım benim!” diye karşılandık.
İçeri girdik ve bizim kaldığımız oda tadilatta
Nenemiz dedi ki siz çatı katına.
Çatı katına çıkmak durumunda kaldık
Ama güzel maceralar yaşayacaktık…
Çünkü orası macera dolu bir çatı katı
Akşam için markete gittik
Nenemizin yanaklarından öptük
Yazık, nenemiz uyuyacağımızı sanıyordu
Gözümüzü kırpmayacağımızı bilmiyordu…
Korku hikâyeleri anlatacaktık
İlk başta hiç korkmayacağımızı sandık.
Ama hava karadıkça birbirimize sarıldık.
Hikâyeler en korkunç kâbuslarımız gibiydi
Çünkü kabuslarım gökyüzünün düşmesiydi…
Biraz zaman geçince garip sesler duyduk.
Hemen örtünün altına girdik
Bildiğimiz tüm duaları okuduk
Feyza cesaretlendi, örtünün altından çıkıverdi.
Ve etrafa bir göz attı
Çık dışarı yok bir şey dedi.
Örtünün altından çıktım
İkimiz de susamıştık, mutfağa indik.
Korkunç bir uğultu vardı.
Tazı gibi çatı katına koştuk.
Biz çıkmadan önce odanın ışığı açıktı.
Fakat döndüğümüzde ışık kapalıydı.
Mutfağa gidip oklavaları aldık.
Gördüğümüzün kafasında bu oklavaları kıracaktık.
Bir anda tüm ışıklar açtık
Nenemizi yatağımızın üstündeydi
Baktık ki bizim cipslerimizi yemekteydi.
Ağızı buram buram soğanlı cips kokuyordu.
Nenemiz cipsin kokusunu almış
Ve ne yaptığımızı merak etme ye başlamış.
Akşam bu sefer nenemizi de çağırdık
Tebessüm etti sıcacık
Nenemiz tarafından sıkıştırıldık
Birbirimize komik hikâyeler anlattık
Ve soğanlı cipsimizi yemeye başladık.