Yazar: Hatice Müselleme ADAR (13 Yaşında)

Yaşlarla parlayan gözler,
Umutla aydınlanmış yüzler.
Kim saracak bu yaraları?
Kim derman olacak bunca derde?
Hani şifaydı yara bantları?
Neden iyileşmiyor bebeklerin yaraları?
Bekleyiş, o bekleyiş, ne şanlı ne soylu!
Sabır, o sabır, 75 yıldır bekliyorlar hak sahipleri.
Ey dünya!
Nasıl desteklersin işgalci, zalim bir “görüşü”?
Nerede, “ Hümanizm!” diye bağıran Birleşmiş Milletler sürüsü?
Kaç çocuk ağlıyor annelerinin, babalarının cesetlerinin yanında?
Haykırışları bastırılıyor silah sesleri arasında...
Minik yavrular doğar doğmaz kefenleniyor...
Lanetlenmiş kavim dehşet saçıyor.
Ve hiç kimse sesini çıkaramıyor.
Herkes bekliyor...
Holocaust soykırımı ne acıydı (!)
Oysa, bu daha acı...
Bitmek bilmeyen, İslam aleminde var olan sancı.
Halkın tek bir silahı var: İnancı.
Kim bilirdi yıldızın hilale savaş açacağını,
Yaptığı işkenceleri öveceğini,
“Dünya önümüzde eğilecek!” diyeceğini,
İşgalini haklı çıkarmak için su gibi para akıtacağını?
Dört bir yanımız çevrili,
Çaresizlik bucak bucak.
Şımarıklar ağzını kesinlikle açacak,
Bizim yapmamız gereken, güçlü bir duruş sahibi olmak.
Elbette bir gün ağlayan gülecek,
Zalim hapsedilecek,
Gerekirse yerin bin fersah dibine sürülecek.
Yeter ki isteyelim,
Yeter ki elimizden geleni yapalım...