top of page

Bay Durmakbilmez

Salih Doygun

Yazar: Salih Doygun (11 Yaşında)

Editör: Elif Meryem Kökbıyık (10 Yaşında)


 

Bay Durmakbilmez’i anlatmadılar mı sana? Vah vah! İnandın mı bazı palavralara? Yazık, hiç duymadın mı o gizemli hikâyeyi? O zaman kulağını dört açıp dinle beni!

 

Masal masal içinde, yemek karnımın içinde. Arabalar tellal olmuş, turizm iflas edince. Develerle yolculuk bitince, anlattılar bana aynen şöyle:

Bay Durmakbilmez takarmış bir şeyi kafaya, durmazmış sonra.

Bir gün demişler ki “Bay Durmakbilmez bunu yiyemez asla!”

Gösterdikleri de minicik bir pasta.

Bay Durmakbilmez takmış yemek yemeyi kafaya.

Geçmiş aylar, mevsimler…

Herkes sanmış ki bitti kargaşa.

Ama kırılmış Bay Durmakbilmez’in evi, yıkılmış ortaya.

Bay Durmakbilmez mobilyaları yiyince,

Hiçbir şey kalmamış Durmakbilmez’in evinde.

Karnı şişmiş, olmuş davul. Vah vah!

Ve ev yıkılmış cüssesinden. Eyvah!

İşte, başlamış Bay Durmakbilmez evi yemeye,

Ardından saldırmış akşam yemeğine.

O gün menüde orman varmış.

Bay Durmakbilmez dünyanın dibini sıyırmış.

Koca orman artık karnındaymış.

Ve sonra acı gerçeği anlamış.

Böğürmüş, geğirmiş, kusmuş göğe doğru.

Çıkarmış ormanı, tükürmüş Güneş’e doğru.

Bay Durmakbilmez durmamış.

Zaten karnındaki ağrı da fenaymış.

Kusmuş, kusmuş… Organlarını bile.

Feryat etmiş acılar içinde.

O kusmuklar kısa zamanda taşlaşmışlar.

Yediği ağaçlar, evler bir bulamaca dönüşmüşler.

Kusmuk adından iğrenince,

Değiştirmişler onu “Ay” diye.

Şimdi sorarsın, “Gerçek mi bu? Tüm anlattıkların doğru mu?”

Elbette! Yoksa nereden geldi Ay?

“Kanıtla!” diyorsan, hay hay!

Yaşayarak öğren, doğru söylediğimi.

Ye hemen durmadan önüne geleni.

Sonra obez olur patlarsın.

Ne kadar yalancıymışım anlarsın.

Aman, aklın varsa yeme zararlı şeyleri!

Ev, orman veya çikolata gibi.

Bak söylemedi deme, uyarıyorum seni.

“Ay” nereden geldi, anladın mı şimdi?

 

 

©2022, Dergi Mudita, her hakkı saklıdır.

bottom of page