top of page

Evdeki Sessizlik

  • Zeynep Ebrar Koç
  • 10 Nis
  • 2 dakikada okunur

Yazar: Zeynep Ebrar Koç (10 yaşında)

Çizer: Hatice Ebrar Dürüyen (12 yaşında)

Editör: Bahar Aslaner (11 yaşında)                  

Bugün en sevdiğim günlerden cumartesi günüydü. Uyanır uyanmaz annem ve babamın yanına doğru gittim. Fakat etraf çok sessizdi. Herhâlde tıp oynuyorlardı. Ben de onlara katılmak istedim ve konuşmamaya özen gösterdim. Gerçekten konuşmadan durmak çok zordu. Annemden kek yapmasını isteyecektim ama konuşamıyordum.Bahçeye çıkmak istiyordum ama konuşamıyordum. Annem ve babama şaka yapmak istiyordum ama yine konuşamıyordum. Ödülün ne olduğunu merak ettim ama yine konuşamıyordum.


Evde hiçbir hareketlilik yoktu, herkes elindeki telefona odaklanmıştı. Gerçekten harika oynuyorlardı. Yanlarında dolaşıyordum ama hâlâ fark etmiyorlardı. Zıplaya zıplaya dikkatlerini çekmeye çalıştım ama yine de fark etmiyorlardı. Biraz sıkılıp odama gittim. Odamda annem ve babamı nasıl konuşturmam gerektiğini düşündüm. Onlara komik yüz yaparsam gülebilirdilerdi ve böylece konuşmuş olurlardı. Kendimle gurur duyuyordum çünkü bu fikir harikaydı! Salona doğru gittim. Karşılarında durup komik yüz yaptım ama fark etmediler.


Evde sıkılarak dolaşmaya başladım. Karnım acıktığı için mutfağa girdim, üzerinde bebeklik fotoğraflarım ve anasınıfında yaptığım resimler olan, gri renkli buzdolabımızı açtım. İçinden fıstık ezmesi  aldım ve kilerimizden ekmek aldım. Odama  doğru yürüdüm, hazır oradayken salona da uğradım. Annemler hâlâ konuşmuyorlardı. Odamda aldığım yiyecekleri yedim. Evde öyle bir sessizlik vardı ki çiçeğin yaprağını koparırsam odamdan mutfağa kadar giderdi.


Öyle sıkılmıştım ki yatağımda uyuya kalmışım. Uyandığımda mutfaktan bir ses geldi. Mutfağa gittim ve annemin ağladığını gördüm. Herhâlde oyunu kaybettiği için ağlıyordu. Anneme “Kaybettin, kaybettin!” diye söylendim. Annem de gözyaşları içerisinde neyi kaybettiğini sordu. Ben de tıp  oyunu olduğunu söyledim. Annem ve babam şaşırmıştı. Aslında bunun bir oyun olmadığını ayrılmak istedikleri için böyle davrandıklarını söylediler.

Buna karşı çıktım ağladım. Annem ve babam da ağlamaya başladı. Benim ne kadar üzüldüğümü fark etmişlerdi. Biraz birbirlerine uzak olsalar da ayrılmaktan vazgeçtiler. Bu mutlu durumun ardından bir oyun oynadık. Bu oyun tıp oyunuydu. Bu sefer gerçekti. Oyunu ben kazandım.Nasıl kazandım biliyor musunuz? İlk başta söylediğim fikir vardıya bu sefer beni fark ettikleri için güldüler. Ödülün ne olduğunu sordum. Annem ve babam bana dondurma aldılar. Dondurmam çilekli ve çikolatalı olmasını istedim. Onlar da istediğim dondurmayı aldılar. Sonuçta almak zorundalar. Çünkü oyunu ben kazandım...


©2022, Dergi Mudita, her hakkı saklıdır.

bottom of page