Karınca Formülü
- Gürcü Nisa Döner
- 4 Kas
- 2 dakikada okunur
Yazar: Gürcü Nisa Döner
Çizer: Hatice Ebrar Dürüyen (12 yaşında)
Editör: Atlas Öz

Karınca Mono, elinde açık ve sıcak çayıyla torunlarının karşısına geçti. Sobanın etrafına oturmuş ona meraklı gözlerle bakıyorlardı. Karınca Mono anlatmaya başlamadan önce çayından bir yudum aldı. Karınca Mono:
-Çocuklar, biz şu anda neden insan boyutundayız onu anlatayım; Ben eskiden yazın çalışır, kışın dinlenirdim. İnsan hayatının nasıl aktığını bilmezdim. Profesör Faruk beni yerden aldı, onu engelleyemedim. Beni soğuk bir kutuya koydu, kutudan çıkmaya çalıştım ama çıkamadım. Profesör akşam bana verdiği suyun içine anlamadığım bir şey damlattı. Tadı acıydı, yine de suyu içtim. Sabah uyandığımda kutuya sığamıyordum. Profesör çok mutluydu, ben ise olan biteni anlamamıştım. Profesör ilk gün bana olan biten her şeyi anlattı. Bana Mono ismini koydu.
Karınca Mono çayından ikinci yudumunu aldı ve devam etti:
-Bize yiyecek ve kalacak yer verdiler, bizden kira almak yerine çalışmamızı önerdiler. Bazıları çiftlikte çiftçi olarak bazıları ise inşaatta işçi olarak çalıştı.
Diğer böcekler büyütülmedikleri için çok kızmışlardı. Bir gün küçücük boylarıyla birleşip profesörün yaptığı formülden birkaç kavanoz çaldılar. Ama hiç kimse onları fark etmemişti. Karıncalar sabah uyandıklarında iş için hazırlandılar, dışarıya çıktılar. Bir de ne görsünler; marketler, mağazalar ve daha birçok yer zaten mahvolmuştu. Hamam böcekleri, çekirgeler, örümcekler, arılar, cırcır böcekleri, sinekler ve daha niceleri. Böcekler her yeri bozmuş, hala insanların evine girmeye çalışıyorlardı. İnsanlar korkudan kapıya dayanan böceklere bir şey diyemediler.
Herkes korkup evine tekrar girdi. Karınca Mono korkarak da olsa böceklerin yanına gidip olayı anlamaya çalıştı. Ama böcekler karıncalar gibi yardım etmek yerine insanlara zarar veriyordu. Onlarla bu durumu detaylıca konuşup bir anlaşma yaptı. Böcekler şimdilik şehri terk etmişti, karınca Mono olan biteni herkese anlattı.
Anlaşmaya göre; akşam karıncalar ve böcekler yağlı güreş yapacaktı, kaybeden grup tekrar küçültülüp evcil hayvan dükkânına satılacaktı. Karıncaları Mono, böcekleri ise hamam böceği temsil edecekti. Karınca Mono akşama kadar çalıştı.
Jüri olarak profesör ve karıncayiyen seçildi. Karınca Mono ve hamam böceği kispetlerini giydi , üzerlerine Hatay‘dan gelen zeytinyağı döktüler. Zeytinyağının kokusunu oradaki herkes almıştı, hatta içlerinden biri ‘Zeytinyağını bitirmeyin, eve gidince yemek yaparım.’ dedi ve yağlı güreşe başladılar.
İlk önce karınca Mono hamlesini yaptı, bu hamlenin ismi bohçalamaydı, hamam böceği bu hamleden kurtuldu ama sonra kurt kapanı hareketi de yaparak hamam böceğini yenmeyi başardı. Karıncalar kazanmıştı, böcekler küçültüldü ve evcil hayvan dükkânında satılmaya başlandı. Küçülmek istemeyen böcekler lunaparklarda atlıkarınca ve dönme dolapta görev aldı. Herkes çok mutluydu.
Karınca Mono çayından son yudumu aldı ve odanın soğumaması için sobaya iki odun attı. Torunlarından bazıları uyumuştu bile. Onları yatağına yatırdı, yanaklarına birer öpücük kondurdu.


