top of page

Muazzez Bey, Bir Bakar Mısınız?

  • Zeynep Yaşar
  • 10 Ağu
  • 2 dakikada okunur

Yazar: Zeynep Yaşar (11 yaşında)

Editör: Lina Birinci (10 yaşında)

Çizer: Beyza Özdemir (9 yaşında)

ree

A aaaa. Alarm öttü. Kalksam iyi olacak. Ama çok uykum var. Annem alarmı duymadığımı zannedip birazdan beni kaldırmaya gelir. O gelene kadar uyuyayım bari. Üfff okul var bugün. Gitmek istemiyorum hiç. O rüya neydi öyle? Ben bir dinozor olmuşum. Yaa ben anlamıyorum. Rüyamda ne olduğumu nasıl anladım? Gerçi şu an da ne olduğumu biliyorum. Ama acaba hayatım boyunca boş bir mağarada yalnız kalsam ne olduğumu bilebilir miydim ki? Delirirdim herhalde. Ama başka bir hayat bilmiyorsam delirmez miydim acaba? Ay delirmek deyince aklıma Muazzez Hanım geliyor. Matematik öğretmenimiz. Ödevlerimizi yapmadığımızda “Ayy delirceğğm!” diye çığlık atıyor. Matematik mi? Matematik ödevimi yapmadım! Yapmadım, yapmadım, yapmadım.                                                                                                                                                                                                                                              Annem geldi. Hasta taklidi yapayım. Hadi ama Sude, hastasın sen! Hastasın! “Sude, kızım hasta mısın sen?” Annem ne dedi? Yaşasın inandı! “Evet, annecim öhö. ” Gidiyor, evet! Aferin kız Sude! Ne iyi rol yaptın. Rol demişken, bugün tiyatro dersi vardı. Aman, çok önemli değil. Tiyatro için Muazzez Hanım’ı çekemem. Hanım mı diyorum ben! Muazzez Hoca duymuyor ki. Eveet. Muazzez, sadece Muazzez, Muazzez Beeey, Muazzez Örtmeniim. Çok eğlenceli. Eğlence demişken, Geçen hafta eve Melis gelmişti. Ne çok eğlenmiştik. Birlikte Kızma Birader oynamış, film izlemiş ve cips yemiştik. Cips kaldı mı acaba? Gerçi annem yedirtmez ki sonuçta hastayım ben. Acaba düzeldim mi desem? İnanmaz ki. İnansa da okula gönderir. Ve yapmadım, yapmadım, yapmadım. En azından ıhlamur isteyeyim annemden. “Anne, öhö ıhlamur demler misin?” diyeyim. Diyorum. Dedim .“Tabii kızım” Acaba tabletimi istesem getirir mi? Herhalde getirir. En azından tablet sefası süreyim.                                                                                                                                                                                                                                    Sefa demişken, bence Sefa Öğretmen en iyi hoca. Hem bize gezi ayarlamış bugüne. Bugün lunaparka gidecekmişiz. Aaaa bugün gezi vardı değil mi? Hayııııııır. Hem de 4 ve 5. Dersti. Yani matematik kaynıyordu. Neden ödevimi yapmadığımı şimdi hatırladım. Ders kaynıyor diye. Nasıl da unuttum yaa. Neyse, dersimi aldım. Bir daha ödevimi yapacağım. Dersimi aldım ne yaaa, bebek masalı mı bu? Sude dersini almış. Bir daha yapmayacakmış. Masal burada bitmiş. He he. Ne gülüyorum yaa! Geziyi kaçırdım. İç sesimden nefret ediyorum. O ne yaaa! Yapmadım, yapmadım, yapmadım diyor bana yanlış şeyler yaptırıyor. Bir dakika, şu an konuşan iç sesim değil mi zaten? Ve ben kendi düşüncelerimden mi nefret ediyorum? Neyse unutayım gitsin. Ne olduysa olacağı varmış. ”Anne, tabletimi verir misin?”


 
 

©2022, Dergi Mudita, her hakkı saklıdır.

bottom of page